Knidos Antik Kenti

Knidos Antik Kenti Hakkında Genel Bilgiler

Knidos veya Cnidus, günümüz Türkiye'sinin güney-batısındaki Küçük Asya'da bir antik Karya kenti ve Dorian Hexapolis'in bir parçasıdır. Günümüzde Gökova Körfezi olarak bilinen Sinüs Ceramicus'un güney kısmını oluşturan Datça yarımadasında bulunmaktadır. M.Ö. 4. yüzyılda Knidos, Triopion Adası'nın karşısındaki modern ismi Tekir burnu olan bölgede konumlanmıştır. Ancak daha önce, muhtemelen modern Datça mevkiindedir. (yarımadanın yarı noktasında). Kısmen anakaraya ve kısmen Triopion Adası'na veya Krio Burnuna inşa edilmiştir. Bir ada ya da burun olduğu hakkındaki tartışma eski zamanlarda ana karaya bir geçit ve köprü ile bağlanmış olmasından kaynaklanmaktadır. Bugün bağlantı, dar kumlu bir kanaldan oluşur. Ada ve anakara arasındaki kanal, iki liman halinde oluşturulmuştur, güneyi, hala iyi bir kısmı olan güçlü bir şekilde inşa edilmiş iki dalgakıran ile kapatılmıştır. Kentin toplam uzunluğu bir milden biraz azdı ve tüm duvar içi alan hala mimari kalıntılarla doludur. Hem adanın hem de anakaradaki duvarlar bütün devreleri boyunca izlenebilir; ve birçok yerde, özellikle akropolün etrafında, kentin kuzeydoğu köşesinde, mükemmel derecede mükemmeldirler. 

Kuruluşu MÖ 13. yüzyıllara uzanan kent MÖ 4. yüzyıldan itibaren sanat, kültür, sağlık  ve dini merkez olarak ünlenmiştir. Kente ilişkin ilk Batılı kaynak, 1812'de Dilettante Society'nin görevlendirmesi ile 1857–1858'de C. T. Newton tarafından yapılan kazılardan elde edilmiştir. Agora, tiyatro, odeum, Dionysos tapınağı, Müzler tapınağı, Afrodit tapınağı ve çok sayıda küçük yapı tanımlanmıştır ve kentin genel planı çok net bir şekilde belirlenmiştir. Ayrıca geliştirdiği ekolüyle bir tıp merkezi olan Knidos birçok bilim insanına da ev sahipliği yapmıştır. Bu kişilerden Mimar Sostratos İskenderiye Deniz Feneri’nin mimarı oluşuyla ünlenirken, Knidoslular tarafından satın alınan Çıplak Aphrodite heykeliyle de Praxiteles en ünlü heykeltıraşlar arasına girmiştir.  Yine Knidoslu öğreti diye bilinen tedavi yöntemini Euryphon ve öğrencileri geliştirmiştir. Kazılar sırasında bir tapınak açmasında Newton, İngiltere British Müzesi’ne yollattığı, Knidos Demeter’inin oldukça iyi korunmuş bir heykelini bulmuştur.

Kentte, Yuvarlak Tapınak, Dionysos Stoası ve Tapınağı, Apollon tapınağı, Bolukrates Çeşmesi ve ziyaretçileri ilk karşılayan yaklaşık beş bin kapasiteli küçük tiyatrosu başlıca görülecek kalıntılardır.